Akşam Çayı Sofrası
- Bağlantıyı al
- X
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
BANA GÖRE EN ZOR SOFRA :)
Sizde benim gibi düşünürmüsünüz bilmem ama benim için çeşitlerine karar verilmesi en zor sofra akşam çayına oturmaya gelen misafirlere hazırladığım sofradır. Akşam yemeğine yada beş çayına gelecek olan misafirler için listenin çatısı az çok bellidir. Akşam yemeğinde; çorba, ana yemek, zeytinyağlı, salata vede beş çayında bir tatlı, bir tuzlu birde salata gibi. Ama akşam yemeğinden sonra "size çaya gelelim" diyen misafir, beni deyim yerinde ise kilitler:)
Yemekten sonra gelecekleri için aslında sadece tatlı ve meyva yeterlidir ama buda benim gözüme çok az görünür, börek, çörek tarzı birşeyler yapsam bu seferde yenmeyip ziyan olur.
Son günlerde alışkanlık haline getirdiğim tarz ise, misafirlere "akşam çayına gelin, ama çok tok gelmeyin, öyle kallavi bir şeyler hazırlamayacağım ama atıştırırız bir şeyler" demek:)
Bu şekilde olunca çok rahat ediyorum, yemek hazırlamaktan çok hoşlanmadığım için hem zevkle aperatif birşeyler hazırlamış oluyorum, hemde misafirlerin karnı doymuş oluyor:)
Fotoğraftaki sofrayı, geçtiğimiz hafta içi akşam oturmasına gelen :) cici komşularımız, Cengizhan ve Gözde için hazırladım. Tüm çeşitlerin toplam hazırlanma süresi, 1,5 saat kadar sürdü. Patatesler haşlanırken, patlıcanlar fırında közlendi, patates ve patlıcan salatalarını yaparken, kabaklar kızardı ve hazırladığım milföy börekleri fırının sıcaklığında dinlendi:) Sözün özü, işten eve gelince, planlı bir çalışma ile kısa sürede bir çok çeşit hazırlayabiliriz. Benim gibi, çalışan bayanlar için fikir olması açısından sizlerle paylaşmak istedim.
Soframızda nelermi vardı?
- Patates Salatası
- Yoğurtlu Kabak Kızartması
- Peynirli Milföy Böreği
- Domates, Salatalık, Kaşar Peyniri
- Kuru Yemiş, Meyva ve Cips
Milföy böreklerin yapımı o kadar kolayki, ayrı bir yazıda yayınlanmayı haketmiyor :) 5 adet kare milföy hamurunu, unlanmış tezgahta hafifçe açarak incelttim. Ortasına biraz peynir koyarak, kare olacak şekilde kapattım. Üzerine yumurta sarısı sürdüm ve haşhaş tohumu serptim. Patlıcanlar közlendiği için hala ılık olan fırında yarım saat kadar dinlendirdim. (Oda sıcaklığında da yarım saat kadar dinlendirseniz olur) Misafirler geleceğine yakın 180 derecede ısıtılmış fırında, 20-25 dk. kadar pişirdim. Milföy böreğinin, ılık bir ortamda dinlendirilmesi fikrini Oktay Usta'nın programında izlemiştim. Gerçekten söylediği gibi, çok daha pufidik ve yumuşak oluyor bu şekilde.
Patates Salatası'nı her zaman yaptığım gibi çok oyuncaklı yapmadım. Patatesleri haşladım ve henüz sıcakken zeytinyağ, limon, tuz, kuru fesleğen, doğranmış taze nane ve kıvırcık salata ekledim.
Sadece pastayı bir gün önceden yaptım ve Siret'ciğimin temel tarifini uyguladım. Farklı olarak, pandispanyasına, 1 türk kahvesi fincanı yoğurt ekledim. Sonuçtan çok memnun kaldım, hatta sonraki günlerde iki kez sade pandispanya pişirdiğimdede yoğurt ekledim ve kabarması çok hoşuma gitti. Sanırım bundan sonra klasik kek'lerde olduğu gibi pandispanyaya da hep yoğurt ekleyeceğim :)
- Bağlantıyı al
- X
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
Yorumlar
Yorum Gönder