Kayıtlar

Kasım, 2015 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Fallout: New Vegas – %100 Türkçe Yama

Resim
Menü ve Görevler  % 100 Görev Açıklamaları  % 100 Notlar  % 100 Terminaller  % 100 Diyaloglar  % 100 Altyazılar  % 100 Bu yama  OyunÇeviri Ekibi  tarafından adına hazırlanmıştır. -Yama Update 7 (1.4.0.525) ile uyumlu hazırlanmıştır. -Ultimate Edition ile uyumludur. -Yamayı kurduktan sonra oyunu Launcher.exe’den başlatıp Veri Dosyaları’nı tıklayın, ardından FalloutNV-TR.esp’nin yanındaki kutucuğu işaretleyin. -Oyun içinden Altyazıları açmayı unutmayın. NOT: Yama bazı modlarla sorun çıkarabilir.  Yamanın Türkçeleştirdiği içerikler: -Fallout New Vegas -Caravan Pack -Classic Pack -Mercenary Pack -Tribal Pack ÖNSÖZ Bu RPG oyununu Türkçeye kazandırmanın hazzını yaşıyorum. Özellikle geniş evrene, ve derin hikâyeye sahip Fallout gibi bir oyunu çevirmek, şahsım adına gurur verici bir olay. Oyunculukta üst boyut olduğuna inandığım Rol Yapma oyunları her zaman ilgimi çekmişti. Çizgisel olmayan oynanış, farklı yollardan gidebilme, değişik stratejiler geliştirebilme, konuyu şekillendirebilme özelli

Ertelemeden Yaşayabilir Miyiz?

Resim
Hayatı erteliyorum. Evet belki de benim için,yaşamaya üşendiğimden kaynaklı bir sorun bu. Ama hepimiz,kendimizi geri plana atarak, hayatımızı ertelemez miyiz zaten? Var mıdır ertelemeden yaşayan bir ademoğlu... Sonra alırım,sonra giderim,sonra yaparım vs. vs. örnekler çoğaltılabilecek kadar çok. Düşünelim bir.Hangimiz istediklerimizin hepsini, hiç erteleme yapmadan, zamanında yapabildik. Alarmı bile erteliyoruz.Yaşama,hayata 5 dk.da olsa geç başlamak için. Erteleye erteleye elimizdeki zaman ya tükenirse,ya bir anda kendimizi olmadık bir yerde bulursak. Pişman olmayacak mıyız? Ya ertelediğimiz hayatımıza baktığımızda koskoca bir hiç bulursak. Boş otobüse binmek için beklerken ya bir daha hiç otobüs gelmezse... Yapacağım dediğimiz,ertelediğimiz o zaman ya hiç olmazsa.. Unutmayın! Bugün yapamazsak,bir daha hiç bir zaman yapamayız. Herşeyde geçerli bu! Evde,işte,yaşamda,Allah'a kul olmaktaki görevlerimizde. Bunları ve daha fazlasını asla ertelemeyin çünkü bir daha yapacak vaktiniz olma

Ve Beyin Hızla Uzaklaşır

Resim
Tam 11 gün sonra vizelerim var.Zaman yaklaştıkça bütün konular birbirine girdi.Çalıştığım derslerden hiç zevk almıyorum.(Zaten ders çalışmaktan kim zevk alır ki?) Git gide bunalıma girmeye başladım.Ya kötü notlar alır da ders bırakırsam kaygısı başladı.Ders çalışırken hep uykum geliyor.Başka şeylerle ilgilenmeye başlıyorum.Yani,dikkat dağınıklığı var.Zengin koca düşünceleri yavaş yavaş gelmeye başlıyor.Sinirli ve stresliyim.En ufak şeyde harlı ateş gibi yükseliyorum.Eh!Haliyle çevremde ki insanları da kırabiliyorum.Bazen düşünüyorum da önünde sonunda zaten ölmeyecek miyiz? Neden bu kadar uğraşıyoruz ki?Hem bu devirde en yüksek okulu bitiren bile kendi mesleğini yapamıyor  ki. Geleceğimi düşününce;  Ben Türkolog mu olacağım? Hayır.  Öğretmen mi olacağım? Hayır.  Peki ben bu bölüm bitince ne olacağım? Neye çaba gösteriyorum? Bence oturup önce bunu bulmam lazım.Sonra bu okulu bitirmem lazım.Haksız mıyım bu konuda?Düşününce hedefim bile yok.Gelmişim 3. sınıfa hala ileri de ne yapacağıma ka

Muhteşem Yüzyıl: Kösem (Dizi)

Resim
Ben pek fazla tarihi dizi izlemiyorum.Daha doğrusu Türkiye'de yapılan tarihi dizileri izleyemiyorum.Şimdi geçmişten günümüze hep Asya'nın tarihi dizilerini izlediğim için bizimkiler bir tuhaf geliyor.Ondan pek ilgimi çekmiyor.Şöyle ki tarihi dizi yapıyorsan ve tarihimiz savaşlarla doluysa savaş üzerine yapılmalı kanaatindeyim.Bunu Kösem Sultan için tabi ki de yazamayız.Kösem Sultan bir padişah değil,o sarayın içinde yaşayan hükümdarın eşi ve dizi onun aşkını,hayatını anlatıyorsa elbette ki şuan ki yayınlanan kemik şekliyle konu sürdürülmeli.Muhteşem Yüzyıl dizisini ara ara takip etme şansım olmuştu,pek ısınamamıştım.Fakat bu diziye ilk bölümünden şans vermek istedim.Sonuç olarak Kösem'in aşkı anlatılacağı için merak etmiştim.İlk bölümün ardından izlemek istemedim.Tabi ki bu diziyi beğenmediğim anlamında değil,üstte de yazdığım gibi tarihimiz savaşlarla dolu olduğu için savaş içerikli olursa ilgimi çekebileceğini düşünüyorum.Dizinin ilk bölümünde Padişah I.Ahmed ile Kösem

SheIn siparişi #2

Resim
KPSS ye çalışıyorum diye buraları dutluğa çeviren Sawako'dan merhabalar! Bu aralar hayatımda sadece sınav için işe yarayacak bir ton şey öğreniyorum, çoğu da hemen buharlaşıp yok oluyor aklımdan.Tarihten soğudum!Meğerse tarih hakkında hiçbir şey bilmiyormuşum!Bildiğim şeylerin birçoğu da yalan yanlışmış.Mesela genç yaşta tahta gelen Fatih Sultan Mehmet babası ordunun başına gelsin diye " Ben padişahsam sana emrediyorum, ordunun başına geç!" diye bir mektup yazmamış.Sonra hiçbiri dizilerdeki gibi sempatik değilmiş, tez zamanda kellesini vurmuşlar birçok kişinin... Yönetici olmak için duygusal olmamak gerekiyormuş demek ki ... Tarih çalıştıktan sonra alışveriş yazısının girişi de ancak bu şekilde olabiliyor idare edin:)  Devamı »

Hayal Kurmayı Sever Misiniz?

Resim
Dizi izlemek kadar zevkle yaptığım bir şey var ki o da hayal kurmak.Buna kafada senaryolar,hikayeler kurgulamakta diyebiliriz... Herkesin bir hayali vardır.Bir şeyleri istedikleri zaman,ister istemez düşünmeden 'nasıl olur acaba'diye,kafasında şekillendirmeden duramazlar. Fakat bu konu,bende kendini aştı.Kafamda sürekli senaryolar kurup,hayal edip duruyorum. Yani bir gecede sezonluk diziler çekip,final bile yapıyorum. Bazılarında ise,finale kalmadan sevmediğim için,yayından kaldırabiliyorum. Acayip olduğumu düşünebilirsiniz ama bu benim için dizi izlemediğim zamanlarda ya da yatmadan önce yaptığım bir etkinlik haline dönüşüyor.Hatta ostları da kulaklık ile dinlediğim şarkılar oluyor. Yalnız şöyle bir durum var ki; Asya camiasına daldığımdan beri,bilincimin altı bozulmuş durumda. Neden mi?Mutlu biten hayaller (hikayeler de diyebiliriz) kuramıyorum. Son yapamaz hale geldim. Özellikle Koreli senaristleri, baya kınadım galiba. Bir de onların açısından düşündüm.Belki de, sürekli böy

Mayıs Kraliçesi (Dizi)

Resim
Aslında bu diziden beklentim çok büyüktü.Sonuçta diziyi Birol Güven yapıyordu ve iyi oyuncuları vardı.Bu yüzden bir heves diziye başladım ama sarmadı.Bir şeyler eksik gibi,samimiyet alamadım.Belki oyuncuların kimyalarına yakıştıramadım,belki de Kore versiyonu kadar iyi gelmedi. Sonuç olarak ilk 3 bölüm yazmak için bekledim ama yine de sınavı geçemedi.Bende diziyi son bölümden sonra bıraktım.Dizinin yolu açık olsun,umarım güzel bir kitleyi yakalayabilmiştir.Pek fazla dizi hakkın da yazmama gerek yok dizinin konusu güzel.Oyuncular hakkını vererek oynamışlar.Fakat o bilmediğim eksik şey yüzünden sıkıcı yazmayım da biraz aynı seviyede işliyor dizi yükseldiği noktalar yok.Yine de vaktiniz varsa bir deneyin derim.  Dizinin ilk bölümü reytingler de yayın zamanı 19.,tekrarı 34. olmuş. Mayıs Kraliçesi Tür: Dram Senarist: Emre Kavuk Yönetmen: Korhan Bozkurt,Yıldız Aşanboğa Yapımcı: Birol Güven Yapım şirketi: Mint Prodüksiyon Sinematograf: Eyüp Boz Kanal: Show TV  Günü: Salı Saati: 19.4

Haftasonu yine bitti, gitti!

Resim
Haftasonlarını iple çekenlerdenim. Sevdiklerimle vakit geçirmeye bayılıyorum özellikle sevgiliyle!  Havalarda böylesi soğumuşken evden de çıkası gelmiyor ki insanın. Dört gözle beklediğim bu iki gün ne hızla geçti, anlamadım. Aynı performansı haftaiçi için de bekliyorum! Hep iyi haftasonları temenni edilir, dilenir ya bende iyi haftabaşı/içi temennisi yapmak istedim, işleriniz rast gitsin!!!... Sevgiler, saygılar...

Bir Genç Kız Dramı: Oda Toplamak

Resim
Eğitim yılı içerisinde oda toplamak çok zor geliyor bana.''Zaten yine dağılacak,bir kaç saat sonra geri o yatak da yatılacak niye topluyoruz ki?'' ''Hele masam, zaten ders çalışıp duruyorum düzeltsem ne işe yarar ki,5 dakika sonra aynı hale geri dönecek.'' Bunlar hep işte üşengeçlikle düşünülmüş cümleler.Bu ara hep böyleyim.Hiç bir iş yapasım yok.Hani evi çöp götürse aman boş ver kim görecek ki kafasındayım.Tabi bu annemin beni gördüğü ana kadar geçerli.Bir insan art arda nasıl bu kadar cümleyi sıralayabilir aklım almıyor.1 hafta boyunca her gün söylenen annemin ardından,bu gün sonunda annemin tabiriyle in'imi temizledim,bayağı bir tozlanmıştı etraf.Küçücük o da 1 saatimi filan aldı ama değdi,iyi oldu, en azından o boğucu havadan kurtuldum.Başak burcu çok düzenli olur derler ama sanırım ben yükselen burcumun özelliklerini taşıyorum.Tam tersi   dağınık ya da düzenli olmayı önemsemiyorum pek.Bu yüzden bunun başka bir açıklaması olamaz herhalde.Yaşas

İçime Oturan Öküzlerin Sebebi Ne Olabilir?

Resim
İçime öküz oturdu.Bu laf tam benim için söylenmiş gibime geliyor. Bazı zamanlar yaşam enerjim %100'ken bir anda %1 veya 2'ye düşebiliyor. Böyle anlarda hep bu cümleyi kullanıyorum. İçime öküz oturdu. Hatta annem,bu tabiri pek sevmediğinden kızıyor.'Oku kendini geçer' veyahut 'hayra yor,kötüyü üzerine çağırma' gibi laflar söyler durur.Anne işte tedavi ve sakinleştirme yöntemi bu. Sebebini anlamadığım bu sıkıntılar,ara ara olur. Normalde neşeli bir insan olduğumdan, toplum içindeysem,göze hemencecik de çarpar. 'Nereden nereye atladı'diyeceksiniz ama şöyle oldu ki,geçen nette D vitamin eksikliği belirtilerini araştırıyordum. Zira bende D vitamini yok denecek kadar az. Sonra ne göreyim?! Belirtiler arasında depresyon vardı. Aynen şöyle yazıyordu;  "D vitamini eksikliğinde görülen depresyon çok şiddetli olmayabilir ve daha çok kendinizi “nedensiz olarak hüzünlü hissetmeniz olarak” tanımlanabilir. Bunun nedeni, beyinde üretilen ve ruh halinin düzenlenmesi

Süt Aşkına

Resim
Son zamanlarda süt delisi oldum çıktım.Her ne kadar sütle yapılan her şeyi sevmesem de,sadece süt olarak ölüp bitiyorum.Süt içtiğim zaman kendimi daha dinç hissediyorum.Bu yüzden de süt alışkanlığım başladı.Bazen bal ve karabiber katarak içiyorum.Bazen kakao katarak içiyorum.Bazen işi fantezi haline getirip meyveli reçelleri katarak içiyorum.Hiç yoksa, bir şey bulamazsam sade olarak ısıtıp içiyorum. Bu aralarda bu sütlere kafayı taktım.Çikolata tadını tam olarak verdiği için çikolata canım çektiğimde direk olarak sütlerden içiyorum.Birde 6'lı olarak satılıyor fiyatı da uygun ya,markete ne zaman gitsem paket paket alıyorum.Tadı o kadar güzel ki içerken çok mutlu oluyorum.Süt ve süt ürünlerinin fazlasının zararlı olduğunu biliyorum ama vazgeçemiyorum.Hani bana senin hayatında ki lüksün ne deseler düşünmeden süt diyebilirim.Her neyse; bu gün de içerken aklıma geldi.Eminim ki herkesin ağız tadı farklıdır. Siz süt sever misiniz ve ya nasıl süt içersiniz?

Bitmek Bilmeyen Kalem Sevgim

Resim
Okul dönemi girdiğinden bu yana kalem hastalığına yakalandım.Şöyle ki ne zaman dışarı çıksam ve hangi dükkanda kalem görsem, içimde hemen alma isteği oluşmaya başladı.O kadar renkli ve tatlılar ki hepsi benim olsun istiyorum.Eh! Tabi annemde bu durumdan belli süre sonra yakınmaya başladı. Yine cuma günü biraz alışveriş yapmak için dışarı çıktık.Bayağı bir şeyler aldık.Son artık eve geliyoruz gözüm kalemlere ilişti. Eh! bende durur muyum hemen daldım ve gözüme hangisi güzel gözüktüyse aldım. Sonunda annem -''Pes!Artık sana bir şey diyemiyorum. Eylülden bu yana kırtasiye malzemesi alıp duruyorsun,hala doymadın.Herhalde kırtasiye dükkanı açmayı düşünüyorsun.'' dedi.O zaman güldüm de şöyle düşününce cidden bir sürü sticker,post it,renkli post it,kalemler,çeşit çeşit boyalar aldım.Yani;beni de gören ilkokula giden kız çocuğu sanır.Yaşım gelmiş 26 ya hala böyleyim.Nedense sevimli renkli kırtasiye malzemelerinden vazgeçemiyorum.Şimdi Aralık ayının ortasında yine bir kırtasiye

Makarna Cipsi Tarifi ve Yapılışı

Resim
Sinefiller buraya diyorum!  Film ve dizi keyfi yapmadan duramıyoruz. Ee kuru kuru da olmuyor, ya cips, ya patlatılmış mısır  falan filan, ıvır zıvır...  Değişik tatları severim, zaten makarnayı pişmemiş halde bile katır kutur yerim diyorsanız, yakın tarif :)   1/2 paket kelebek makarna 3 yemek kaşığı galeta unu Tuz, karabiber, toz kırmızı biber, pul biber 2 yemek kaşığı zeytinyağı kızartmak için; zeytinyağı/ayçiçek yağı Dip sos için; 3 yemek kaşığı yoğurt 1 tatlı kaşığı mayonez Karabiber, nane, pul biber Makarnayı tuzlu suda haşlayalım, süzelim. Kuruması için tepsiye yayalım. Üzerine zeytinyağı, tuz, baharatlar ve galeta ununu ekleyelim, harmanlayalım. Bol yağda kızartalım. Yağın fazlasını almak için havlu kağıt üzerine çıkaralım. Eğer kızartma işlemini uzun tutar çok kızartırsanız başlangıç hali gibi oluyor , katır kutur, eğer hafif kızarmış halde alırsanız, ideal olan bu, lezzetli oluyor, yok eğer çok az kızartırsanız cips hiç olmuyor :) Ben her telden denedim bir part tam kızarmış,

Yaşasın Yemek Yemek!!!

Resim
Asya dizilerini izlerken, insanlık hali pişen veya da yenilen yemekleri yeme isteği,herkesin başına gelmiştir.Belki önümüzde olsa dönüp bakmayacağımız yemekleri, canımız ekran karşısında izlerken, fena halde istiyor. Benim için,bunlardan biri de pirinç topları. Onigiri diye bildiğim pirinç toplarını,Google ajusshiye sordum bana bir blogda verilen tarifi gösterdi. İşte o blog ve  o tarif. "Sen diyet yapmıyor musun?" "ne iş gene mi bozdun?"sesleri çıkmadan belirteyim,diyetimde pirinç de var. Ama 1 dilim ekmek yerine,sadece 2 kaşık.Bende bunu pirinç topu yapmak için kullandım. Tarifteki usûl üzerine yaptım ama ya suyunu fazla koydum ya da benim pirinç miktarım az geldi.Bu yüzden biraz sulu oldu yuvarlamakta zorlandım. Vaktine bakmadım,beceremeyeceğimden emindim.Tam dibi tutacakken ocaktan aldım,soğumaya bıraktım. Evde bir gün öncesinde annemin yaptığı balık köftesini, içine koymaya karar verdim. Buzdolabı poşetini yaydım ve üzerine yarım kaşık(yemek kaşığı) kadar pirin

En Son Ne Zaman Rabbine Şükür Ettin?

Resim
İnsanoğlu aslında ne kadar da nankör! Küçükken büyümek ister, büyüyünce küçük olmak. Sarışın,esmere özenir, kahverengi gözlü,mavi gözlüye... Saçları düz ise kıvırcık veya dalgalı yapmaya uğraşır, dalgalı ise düzleştirmeye. Görüldüğü gibi,bulunduğumuz halden hiç memnun olmuyoruz. Gözümüz var veya da yaşıyoruz diye şükrediceğimize,halimizi beğenmemekle nankörlük ediyoruz. Aslında küçük şeyleri kafamıza takıp mutsuz , isyankar ve nankör olacağımıza, en ufak şeyden mutlu olup haline şükreden bir kul olsak, dünya da belki de bizden huzurlusu olmaz. Şöyle bir söz var duymuşsunuzdur; Olmadığı için daha cazip geliyordur ama Rabbimiz böyle takdir etmiş deyip kabullenmeli açgözlü olmamalıyız. Ama belki de insan olduğumuz için, nankör dediğimiz o kedilerden, daha da nankörüz Bunu aşmak gerek! Şükürle,sabırla,duayla.. Aşabilirsek ne mutlu bizlere.... Şükreden bir kul olabilmek duası ile.... Cumamız mübarek ola.... Nankör bir insan tanesi olan HanHan bildirdi...

Yaya Olmanın Zorluğu Nedir?

Resim
Bu aralar derdim kaldırımlar. Aslında yeni bir şey değil ama geçenlerde acelem olduğundan,tekrardan sinirlerim fırladı bu konuda. Kaldırımlarda yürümem nadirdir.Neden mi? Çekilen arabalar birinci sebep.Arabalar olduğu için kaldırımlar dolu olunca,çözümü bende araba yolundan yürümekte buluyorum.Ama maalesef orası da bir o kadar tehlikeli.Allah muhafaza dikkat edilmezse sürücü ezer geçer ve haklı da çıkar.Çünkü orası arabalara ait.Peki yayalar ne yapsın! uçmayı falan mı öğrensin? İkinci sebep ise dükkanların kendi önlerinde bulunan kaldırımları,sahiplenip doldurmaları.Gidiş,dönüş olan kaldırım yolunu,tek yöne indiriyorlar.Eğer önünüzde yavaş yürüyen biri varsa ve sizin de işiniz acilse,yandınız.Kesin geç kalıyorsunuz.Sollama yapamadığınız bu durumda kim haksız anlamışsınızdır umarım. Yavaş yürüyen vatandaşta sorun yok.Sorun,kaldırımı kendi dükkanına ait görüp dolduranlarda. Bir de şöyle mübarek vatandaşlarımız var ki dükkan sahibi kadar sorun içeriyorlar. Kimler mi? Yolda muhabbet eden,ç

3.Yurt Dışı dresslink Alışveriş Kargom Geldi

Resim
Sonunda beklediğim kargom bu gün güvenle elime ulaştı.Bende beklemeden hemen fotoğraflayıp blogumda sizlere yayınlamak istedim.3. kez dresslink sitesinden alışveriş yaptım ve yine çok geç kalmadan ürünler elime ulaştı.Kargomu takipli istedim,buna göre kargo takibime baktığımda Kasımın 2 sinde ürünler kargoya verilmiş.Ayın 17 sinde ülke sınırlarına girmiş,aynı gün gümrükten İstanbul PTT şubesine gelmiş ve dün Ankara'ya gelmiş.Bu günde evime teslim edildi.PTT ağır ayak olmasa daha erken teslim söz konusu olurdu.Bu sefer aldığım ürünlerde ayak törpüsünün kutusu ezilmiş ve PTT yapışkanlı bandı üstüne yapışmıştı.PTT aşk olsun bu nasıl kargo getirmek böyle, azıcık dikkat etsenize sinir oldum size.ALLAH'tan ayak törpüsüne bir şey olmamıştı.Artık benim kargonun üzerine başka ağır kargomu koydular ne koydularsa. *** Her neyse bakalım neler almışım; Bu sefer hediye amaçlı bir alışveriş yaptım.Kendime hiç bir şey almadım.İlk önce annemin doğum günüydü,ardından kuzenimin bende ik