Alaska’nın Peşinde
Ünlü kişilerin son sözlerini araştıran, ezberleyen Miles, Fronçois Rebelais’nin ölmeden önce söylediği “Büyük belki’yi aramaya gidiyorum hu huuu!” sözünden etkilenip kendi “Büyük Belki”sini bulma amacıyla yatılı lise olan Culver Creek’e kayıt yapar.Yeni okulunda oda arkadaşı Albay ve diğer yurt arkadaşları olan Takumi, Lara ve daha ilk anda etkilendiği Alaska ile birçok şey yaşayacağı bir okul yılına başlar. Alaska kadın-erkek eşitliğine inanan feminist, erkek baskısını kırmak isteyen bir karakterdir.
Kitabın uzunca bir kısmı geriye sayım günlerden oluşuyor. Her bölüm başlangıcı esas güne götüren bir ‘geri sayım’dan ibaret. Esas gün okuyucuyu şaşırtan bir olaya denk geliyor. Sonrasında ise kitap geri sayımdan çıkıp “X gün sonra” moduna geçiyor. Kitabın miladı kitabın adında gizli. (spoilersiz spoiler verdim sanki:P)
Okul Miles için birçok ilkin yaşandığı yer olur. Arkadaş grubuyla yaptığı eşek şakaları kitabın eğlenceli yanı. Alaska karakteri tanımaya değer diyebilirim :))
“Bu acılar labirentinden nasıl çıkacağız?”
İlk Aşk
Hayatı boyunca adı Katherine olan kızlarla çıkan Colin, 19. Katherine tarafından terk edildiği gün arkadaşı Hasan ile birlikte aşk acısını yenebilmek için uzun yola çıkarlar.
Tüm bu Katherine olayı aslında tamamen tesadüf, özel olarak Katherine avına çıkmış değil Colin. Üstün zekalı olan Colin, karşısına mütemadiyen Kathrine’lerin çıkmasını üstüne üstlük her defasında terk edilmesini bir teoreme çevirmeye karar verir. Katherine’lerle yaşadığı ilişkilerden yola çıkarak oluşacak bir teorem! Evet çocuk üstün zekalı.
Colin teoremle birlikte ilişkilerde kimin önce terk edeceğini ya da terk edileceğini belirlemeyi amaçlar. Uzun bir yol macerası (ve teorem) boyunca “Evreka!” anını bulmaya çalışır. Yolculuklarının ilk durağı Arşidük Franz Ferdinand’ın mezarlığı olur. Mezar-tur rehberliği yapan Lindsey ile tanışan ikiliiz Lindsey’in annesinin kendilerine sunduğu iş eklifinden ötürü orada kalmaya başlarlar. İkilimiz bir yandan ilişkiler ve teorem üzerinde çalışırken bir yandan da Lindsey’in annesinin verdiği eğlenceli işle ilgilenmeye başlar.
Karakterimiz Colin üstün zekalı olunca birçok ekstra bilgi öğrenebiliyor insan okurken. Colin aynı zamanda kelimelerden anagram yapma yeteneği olan ve sürekli bunu yapan bir çocuk. Bu noktada kitabın çevirmenini tebrik etmemek elde değil, muazzam bir çeviri sunmuş bize.
Eğlenceli bir kitaptı.
Aynı Yıldızın Altında
16 (ya da 17) yaşında kanser hastası olan Hazel Grace, kanserli çocukların oluşturduğu destek grubunda Augustus ile tanıştıktan sonra monoton hayatı tempo kazanır. Bir KBY (Kanser Bulgusu Yok) olan Augustus arkadaşı Isaac sayesinde katılır gruba. Hazel ve Augustus arasında daha ilk anda etkileşim olur.
Ne kadar ömrünün kaldığını bilmese de kanserin son aşamasında olan, oksijen tüpüyle yaşayan-gezen Hazel ile eskiden kanser olan şimdilerde sağlıklı olan Augustus, birbirlerine önerdikleri film-kitap sayesinde daha da yakınlaşır. Hazel’ın önerdiği “Görkemli Izdırap” kitabı, kitap boyunca ikilinin üzerine yorum yapıp sohbet ettiği ve kitabı şekillendiren bir eser olacaktır. Kitap boyunca görkemli Izdırap’tan o kadar bahsedildi ki elime alıp okumak istedim bu sözde kitabı.
Isaac karakterini sevdim. Üçlünün Augustus'un isteği üzerine toplanıp konuşma yaptığı sahne favorim.
Hazel ve Augustus’un hikayesi bir kanser hikayesi ve kitabın her sayfasında bunu görmek mümkün fakat john Green kanserden dram çıkartan salya sümük bir kitap yapayım çok satsın kafasında değil pek. Evet hüzünlü sahneler var yok değil ki ben birkaç sayfa boyunca ağlamış olabilirim ama dediğim gibi ağdalı bir dram yok içerikte.
Kitabı okuduktan sonra filmi izlerim diyordum lakin kitap yetti bana her zamanki gibi.
Yazarın okumadığım tek kitabı Kağıttan Kentler’e başlamıştım ama birkaç sayfa sonra bıraktım, üst üste aynı yazarın kitaplarını okumaktan pek hoşlanmıyorum araya birkaç kitap girsin Kağıttan Kentler’i de okurum elbet.
John Green amcanın kitaplarını liseli gençlere öneriyorum genelde. Tam onlara uygun tarzda kitaplar bence.
Yorumlar
Yorum Gönder